Kategori: Genel

Ankara Çubuk geneli haber ve her şey

  • Apartman yangını mahalleyi korkuttu

    Apartman yangını mahalleyi korkuttu

    Ankara’nın Çubuk ilçesinde 4 katlı apartmandaki bir dairede çıkan yangın söndürüldü.
    Yangın, Yıldırım Beyazıt Mahallesi Feyz Sokak’ta saat 14.00 sıralarında meydana geldi.
    Çubuk’ta 4 katlı binanın 3’üncü katındaki bir evde henüz belirlenemeyen nedenle yangın çıktı.
    Kısa sürede büyüyen yangını fark eden vatandaşlar, durumu 112 Acil Çağrı Merkezi’ne bildirdi.
    Binada mahsur kalan kişiler itfaiye ekipleri tarafından güvenli bölgeye çıkarıldı.
    İhbar üzerine polis, itfaiye ve sağlık ekipleri sevk edildi.
    Ekiplerin yaklaşık 1 saat süren çalışmasıyla alevler söndürüldü.
    Dairenin kullanılamaz hale geldiği yangında polis olayla ilgili soruşturma başlattı.

  • Çubuk’un en büyük sorunlarından birisi yüksek kat uygulaması

    Çubuk’un en büyük sorunlarından birisi yüksek kat uygulaması

    Çubuk’un en büyük sorunlarından birisi yüksek kat uygulaması

    Çubuk ilçemizin en önemli sorunlarından biri de birçok yerin yüksek kat uygulamasında olmasıdır.

    Siyasiler, mesleki odalar, sivil toplum kuruluşları özellikle yapı, inşaat, mimari şehir planı ile ilgili oda, STK ve dernekler bu sorumları ya görmüyorlar ya da görmezlikten geliyorlar. Yüksek katta arsası olan vatandaşlarda,  arsa alıp müstakil ev yapmak isteyenlerde mağdur. İnsanlar kardeşleri ile miras paylaşımı yapamazken, yanlış ve dikey mimariyi gelişim olarak algılayanlardan dolayı arsa sahipleri bilgileri olmadan, tanımadığı insanlarla ortak ve hissedar oldular. İmar sonlarında ve ilçede belirli bölgeleri hariç yüksek kat uygulamasında bu bölgelerde arsası olanlar arsalarını kullanamıyor. Satmakta zorlanıyor, değerinin altında satmak zorunda kalıyor. Ruhsata açık müstakil ev yapmak isteyenlerde ya uygun arsa bulamıyor ya da kısıtlı sayıdaki müstakil ve ruhsata açık arsalarda haliyle yüksek fiyatlara satın almak zorunda kalıyor.

    İlçemiz birçok yeri alakasız şekilde yüksek kat uygulamasına sokuldu. Daha öncede bir çok kez belirttiğim gibi belirli bölgeler hariç en kısa zamanda yüksek kat uygulamasından vazgeçilmesi mağduriyetlerin giderilmesi için zorunludur. İlçemizin daha güzel ve daha yaşanılabilir olabilmesi için biran önce yüksek kat uygulamasından en azından belirli mantıklı yerler haricinde vazgeçilmesi ve gerekli girişimlerle bu hatadan dönülmesi yetkililerin ilçemize en büyük hizmetlerinden biri olacaktır.

    Müstakil yaşam hayattır

    Gelecek nesillerimizi, yüksek beton yığınları içerisinde yetiştirip, beton gibi katı ve soğuk insanlar haline getirmeyin… Saygılarımla; Ertan Karabıyık

  • İmar şehircilik ve ilçenin geleceği için neler yapılmalı

    İmar şehircilik ve ilçenin geleceği için neler yapılmalı

    Çubuk’ta imar süreci, şehir planlaması, yatırım vizyonu ve ilçenin geleceği mevcut durumu ile önümüzdeki dönemde hayata geçirilmesi planlanan çalışmalar ele alındı.

    Çubuk Belediyesi düğün salonunda düzenlenen toplantıya; Belediye Başkan Yardımcıları, Belediye Meclis Üyeleri, Ak Parti Çubuk İlçe Başkan Yardımcıları, MHP Çubuk İlçe Başkanı Satılmış Ezandemir, Çubuk İnşaat ve Müteahhitler Derneği Başkanı Uğur Murat Neşeli, ilçede faaliyet gösteren müteahhitler, siyasi parti temsilcileri ve teknik uzmanlar katıldı.

    Toplantıda konuşan Belediye Başkanı Baki Demirbaş, Çubuk’un son yıllarda ciddi bir yatırım ivmesi yakaladığını belirterek, 2025 yılı içerisinde yaklaşık 350-400 ruhsat verildi. Kamu yatırımlarıyla birlikte ilçenin her geçen gün daha fazla ilgi görüyor. Çubuk, Ankara’nın en çok rağbet gören ve yatırım için cazibe merkezi haline gelen ilçelerinden biri olmuştur” dedi.

    İlçenin her bölgesinde hızlı bir yapılaşma süreci yaşanıyor

    Çubuk İnşaat ve Müteahhitler Derneği Başkanı Uğur Murat Neşeli konuşmasında; “Enflasyonun yüzde 70’lere, faizin yüzde 55’lere dayandığı bir dönemde yaşıyoruz. Böyle bir ortamda birikimlerini bankalara yatırıp beklemek herkesin tercih edebileceği bir yol. Ancak sizler bunu yapmadınız. Bu ilçeye inandınız, istihdamdan ve yatırımdan yana tavır aldınız. Taşın altına elinizi değil, gövdenizi koydunuz. Şahsım ve derneğim adına hepinize teşekkür ediyorum. Esenboğa bölgesinde hızlı bir yapılaşma süreci yaşanıyor. Belediye ile yapılan planlamalar doğrultusunda yaklaşık 7 bin konutluk yeni bir proje hazırlığının bulunduğunu açıkladı. Bu sürecin sağlıklı ilerleyebilmesi için altyapı çalışmalarının eş zamanlı yürütülmesinin hayati önemde olduğunu vurgulayan Neşeli, özellikle yol, elektrik, doğalgaz ve kanalizasyon konularında Büyükşehir Belediyesi ile koordinasyonun artırılması gerektiğini dile getirdi.

    Esenboğa metrosu ilçenin kaderini değiştirecek

    Neşeli, Esenboğa imar alanlarında bazı yolların 12 metre ve üzeri olması nedeniyle sorumluluğun Büyükşehir Belediyesi’nde olduğunu hatırlatarak, “Yol kodlarının verilmesi, dolguların yapılması, altyapı hatlarının tamamlanması ve asfaltlama çalışmalarının bir an önce bitirilmesi hem müteahhitler hem de vatandaşlar için büyük önem taşıyor. Bu talepleri sizlerin huzurunda bir kez daha ilgili kurumlara iletiyorum. Elektrik bağlantılarının yapılmaya başlandığını, doğalgaz sorununun ise büyük ölçüde çözüldü. Çubuk’un yalnızca konut üretimiyle değil, eğitim ve sağlık yatırımlarıyla da büyümesi gerektiğini vurguladı. Ankara Yıldırım Beyazıt Üniversitesi ile yapılan görüşmeler neticesinde önümüzdeki aylarda yeni bir dersliğin temelinin atılacağını, spor salonu ve sosyal alanların tamamlanma aşamasına geldi. Kuzey aksında kurulacak bir Tıp Fakültesi ve hastane projesinin Ankara’nın şehir içi trafik ve sağlık yükünü de ciddi ölçüde azaltacağını söyledi.

    Konuşmasında Esenboğa Metrosu’na da özel bir parantez açan Neşeli, metro hattının Çubuk’a kadar uzatılmasının ilçenin yatırım değerini katlayacaktır. Bugün Kızılay Kan Merkezi’nden AR-GE yatırımlarına, Tekno Kent’ten fuar alanlarına kadar Çubuk büyük bir dönüşüm yaşıyor. İnşallah önümüzdeki süreçte Ankara’nın 25 ilçesi arasında adından en çok söz ettiren ilçelerden biri olmaya devam edecektir.”diye konuştu.

  • Metro Çubuk’ta hayaldi, gerçek mi oluyor?

    Metro Çubuk’ta hayaldi, gerçek mi oluyor?

    Ankara’nın kuzey ilçeleri Pursaklar, Çubuk ve Akyurt çevre güzergahında yapılacak olacak metro yapımı başlıyor.

    Ankara’nın ulaşım altyapısına önemli bir katkı sağlayacak Esenboğa Havalimanı metro hattı için takvim netleşti. Ulaştırma ve Altyapı Bakanı Abdulkadir Uraloğlu, sosyal medya hesabından yaptığı açıklamayla projede çalışmalara önümüzdeki yıl başlanacağını duyurdu.

    Ulaştırma ve Altyapı Bakanı Abdulkadir Uraloğlu, X (eski adıyla Twitter) hesabı üzerinden yaptığı paylaşımda, Ankara’nın hava ulaşımını kent merkezine güçlü bir raylı sistemle bağlayacak Esenboğa Havalimanı metro hattına ilişkin önemli bilgiler verdi. Bakan Uraloğlu, toplam 36 kilometre uzunluğa ve 12 istasyona sahip olacak hattın, Ankaralıların havalimanına erişimini hızlı, konforlu ve güvenli hâle getireceğini belirtti.

    Paylaşımında projenin önümüzdeki yıl başlayacağını vurgulayan Uraloğlu, Esenboğa Havalimanı’na metro ile ulaşımın, başkentte trafik yükünü azaltacağını ve toplu taşımada önemli bir dönüşüm sağlayacağını ifade etti. Yeni hat sayesinde şehir merkezi ile havalimanı arasındaki yolculuk süresinin kısalması, çevreci ve sürdürülebilir ulaşım hedeflerine de katkı sunması bekleniyor.

    Uzmanlar, Esenboğa Havalimanı metro hattının yalnızca yolcu taşımacılığını değil, Ankara’nın ekonomik ve sosyal hareketliliğini de olumlu yönde etkileyeceğine dikkat çekiyor. Projenin tamamlanmasıyla birlikte başkent, uluslararası standartlarda bir havalimanı ulaşım ağına kavuşmuş olacak.

    Ankaralılar tarafından uzun süredir beklenen metro hattının, planlanan takvim doğrultusunda hayata geçirilmesi hâlinde, başkentin ulaşım vizyonunda yeni bir sayfa açması öngörülüyor.

    İşte metronun geçeceği 12 kritik nokta:

    YHT Gar (Başlangıç)

    Hastane

    Demirlibahçe

    Siteler (Mobilya ve sanayinin kalbi)

    Solfasol

    Kuyubaşı

    Kuzey Ankara

    Pursaklar

    Sarayköy

    Fuar Alanı

    Esenboğa Havalimanı

    Yıldırım Beyazıt Üniversitesi (Bitiş)

    Bakan Uraloğlu: “Hedef 2026” Ulaştırma ve Altyapı Bakanı Abdulkadir Uraloğlu, NTV’ye yaptığı açıklamada, “YHT Gar-Kuyubaşı-Esenboğa Havalimanı Metro Hattı’mızın yapım çalışmalarına 2026 yılında başlamayı hedefliyoruz” diyerek projenin artık raftan indiğini müjdeledi.

    Öneri: Esenboğa Hava Limanın sınırları içerindeki Güldarpı Mahallesine yakın alana durak konur ise hem Çubuk hem de Akyurt için 2 güzergah olur. Hafif raylı sistem, servis, dolmuş ve otobüs kullanılarak ulaşım sağlanabilir.

     

    Haber: Yalçın ÇELİK

  • Ankara Çubuk yolunda çarpışan otomobil takla attı

    Ankara Çubuk yolunda çarpışan otomobil takla attı

    Ankara’nın Çubuk ilçesinde otomobil ve hafif ticari aracın çarpışması sonucu otomobil ters döndü.

    Kaza, Çubuk-Ankara Karayolu Yenice Mahallesi’nde akşam 23:00 sıralarında meydana geldi.

    Ankara’dan Çubuk istikametine hareket halinde olan bir otomobil ile hafif ticari araç çarpıştı. Çarpışma sonrası otomobil takla atarak Esenboğa Havalimanı duvarını dışında bulunan refüşe düştü.

    Sürücüler yaralandı. İhbar üzerine ambulans, itfaiye ve sağlık ekipleri sev edildi. Yaralılar itfaiye yardımı ile araçtan çıkarıldı.

    Yaralılar, ambulansla Halil Şıvgın Çubuk Devlet Hastanesi’ne sevk edildi.

  • Ahırdan 3 dana çalan 3 hırsız tutuklandı

    Ahırdan 3 dana çalan 3 hırsız tutuklandı


    Ankara’nın Çubuk ilçesinde bir ahırdan 3 büyükbaş hayvanı çalan 3 hırsız yakalanarak, tutuklandı.

    Olay, Dumlupınar Mahallesinde dün akşam saatlerinde meydana geldi.

    Çubuk Emniyet Müdürlüğü ekipleri ihbar üzerine bölgede çalışma başlattı. Küme evleri civarında polisin şüphelendiği 2 araçta bulunan kişiler, kontrol esnasında kaçmaya çalıştı.  Kovalamaca sonrası F.C. ve H.S. polis tarafından yakalanarak göz altına alındı. Olay yerinden kaçan V.Y. ise bir gün sonra yakalandı.

    Emniyetteki işlemlerinin ardından adliye sevk edilen zanlılar, tutuklanarak cezaevine gönderildi.

    Çalınan 3 adet büyükbaş hayvan sahibine teslim edildi.

  • Baş döndürücü hızla gelişen bilime SELAM

    Baş döndürücü hızla gelişen bilime SELAM

    Çağımızda baş döndürücü hızla gelişen bilim ve teknoloji sayesinde, ulaşım ve iletişim alanında kullanılan çeşitli alet ve cihazlar bizlere sunulan büyük nimetlerdir.

    Artık kâğıt, kalem, mürekkep, daktilo vs. gibi malzemeler gerekmeden bilgisayarın tuşuna basarak istediğimiz bilgi alış verişinde bulunabiliyoruz. Bilgi, duyuru ve düşüncelerimizi kolayca paylaşabiliyoruz. Cenabı-Hakkın lütfettiği bu imkân ve nimetleri düşünerek, bazı dost ve arkadaşların da istekleri doğrultusunda, ben de müktesebatımı, görüş ve düşüncelerimi paylaşmaya karar verdim. Rabbimin verdiği ömür ve imkânlar ölçüsünde buradan sizlere (SELAM) başlığıyla sesleneceğim. Dini, ahlâki, sosyal ve kültürel konularda yazmaya çalışıyorum.

    Bu adımı atmamda 3 ana faktör etkili olmuştur; Bunlar şunlardır:

    1-İletişim teknolojisini hayırda kullanmak ve bu nimetin hakkını vermek,

    2-Emri-bil’mâruf, nehyi-anil’münker diyebileceğimiz tebliğ vazifem,

    3-Sahip olduğum, nâciz bilgi ve birikimin benimle toprağa gitmemesi.

    Burada hemen belirtmeliyim ki; Hata, eksik ve fazlalıklarım olursa, samimiyetime hamlederek hoş görmenizi dilerim. Sürçü-lisan olursa af ola.

    Bilindiği gibi; çalkantılar, kavgalar, çatışmalar, açlık ve sıkıntılarla dolu bir sorunlar yumağı halindeki dünyamızda huzur içinde yaşamaya çalışıyoruz. Mum ışığıyla aradığımız bu huzuru yakalamak için, sorunların çözümünde bir nebze olsun hizmetim geçerse ne mutlu bana.

    Ayrıca teknolojinin kötüye kullanımı yüzünden ve diğer nedenlerle oluşan, korkunç ahlâkî erozyon sonucu; fenalıkların ve sapık akımların yayıldığı bir ortamda, materyalizmin girdabında boğulmak üzere olan, bunalım içindeki insanlara el uzatarak, irşat ve hidayetlerine vesile olmaya çalışmak en başta gelen vazifemizdir.

    İmam Taberânînin naklettiği bir Hadisi şerifte Hz. Peygamberimiz (S.A.V.) şöyle buyurmuştur. “Ey Ebu Râfî! Senin iki elin üzerinden (senin gayretlerinle) Hz. Allah’ın bir kulunu hidayete erdirmesi senin için üzerine güneşin doğduğu her şeyden hayırlıdır.”  Hz. Peygamberimizin “Din nasîhattir” Hadisi de bu vazifemizi en güzel şekilde özetlemektedir.

    Şu halde, yangını görüp, canhıraş bir şekilde bir kova su ile de olsa söndürmeye çalışmak gerekirken, seyirci kalmak, hatta keyfince yan gelip yatmak ne büyük bir gaflettir.

    Günümüzde yaşanılan olaylar gösteriyor ki, teknoloji hangi seviyeye ulaşırsa ulaşsın, ilmî gelişmeler hayatı ne kadar kolaylaştırırsa kolaylaştırsın DÜNYA NİMETLERİNİN HİÇBİRİ İNSANOĞLUNUN RUHUNU TATMİN ETMİYOR. İnsanların pek çoğu mânevî buhran ve psikolojik bunalım içinde. Kısa bir süre önce medyamızda yayımlanan istatistikî bir rapora göre; Türk toplumunun %50 den fazlası psikolojik tedaviye ihtiyaç duymaktadır. Psikiyatri kliniklerine başvurular artmıştır.

    İnsanların bunalıma girmesi, iç huzuru bulamayarak psikolojisinin bozulması, cinnet, şiddet ve intihar vak’aları acaba salt ekonomik nedenlerle açıklanabilirmi? Maddenin ve materyalizmin ağır baskısı altında ruhen bunalan insanlar, uyuşturucuya, alkole ve nefsanî eğlencelere başvursalar da bir türlü tatmin olmuyorlar. Çünki tedavinin yolu başkadır. Cenabı Hak ayetinde bu reçeteyi açıklamıştır. “Dikkat edin!İyi anlayın! Ancak ve sadece Allah’ı zikretmekle kalpler mutmain olabilir” (Rağd  28) Yani huzurun yolu ve bunalımdan çıkışın ilacı imanla Allah’a yönelmektir.

    Hatta iman ve zikir sadece ruhî değil,bedeni rahatsızlıkların tedavisinde de etkilidir. Günümüzde modern tıp bunu kabul etmiş ve kısmen uygulamaktadır. Pek çok Türk bilim adamı gibi, ABD. Cerrahlar Birliği üyesi ve mühtedî Dr.Poll Ernest Adolph yıllarca yaptığı klinik çalışmaları  ve hastaları üzerinde tetkikleri sonucunda;  şunları söylemektedir. “Öyle inandım ki, hakikî ilaç aynı anda hem ruha, hem de cisme şamil olmalıdır. Tıbbî ve cerrahî mâlûmatımı, Allah’a imanım ve ilmimle tatbik etmenin vazifem olduğunu idrak ederek, bu iki yönü sağlam bir esasa bağladım. Ancak bu yolla hastalarımın muhtaç olduğu ilacı onlara sunmaya muvaffak oldum. Tıbbi çalışmalarım esnasında, maddi bilgilerim yanında, manevi bilgilerle de mücehhez olduğum zaman birçok hastalığı gerçekten tedavi edebileceğimi anladım. Eğer insan bu tıbbi çalışmadan Rabbini uzaklaştırırsa, bütün çalışmaları, yarım doz verilen ilaç kadar bile tesirli olmaz.”

    Hepimiz gayet iyi biliyoruz ki, İnsan ruh ve bedenden ibarettir. Birindeki hastalık diğerini de rahatsız eder. İşte acizane biz burada, Kur’an eczanesinden devşirdiğimiz hayat ve huzur reçetelerini sunmaya çalışacağız. Hüdaya emanet olun.

  • İlim ve kalem erbabı kimi dostlara TEFEKKÜR

    Bu konuda okuyucularımdan çok sayıda telefon, e.mail ve sair yollarla sitayişkâr yorumlar aldım. İlim ve kalem erbabı kimi dostlar teşekkür meyanında ilave bilgiler de verdiler. Bu sebeple TEFEKKÜR konusunda bir yazı hazırlamaya karar verdim.

    Bilindiği üzere; kâinatta hiçbir varlık başıboş ve gayesiz değildir. O halde bu kadar mükemmel surette, esrar ve mûcizeler ile dolu olarak yaratılmış insan; acaba gayesiz ve başıboş olabilir mi? Hem de kendiliğinden kör tabiatın eseri olarak meydana gelebilir mi?

    İşte bütün bu soruların cevabını bulmak üzere, bizden başka hiçbir canlıya bahşedilmeyen aklımızı kullanarak, beynimizin sınırsız hafıza gücü ve letâifin mânevî rabıta bağı imanımız ile, derin derin tefekküre (düşünmeye) dalmak zorundayız.

    Kur’ân-ı Kerim’de sıkça tekrar edilen ikazlardan biri, “Aklınızı kullanmıyor musunuz?”  mealindeki “Efelâ tâ’kılûn” bir diğeri de “Siz hiç düşünmez misiniz?” mealindeki “Efelâ tetefekkerûn” hitaplarıdır.

    Bu ayetlere göre; Müslümanlar akıllarını kullanmak ve tefekkür etmek zorundadırlar.  Şu halde kimi cemaat mensubu kardeşlerimizin, şahsi işlerinde akıllarına göre hareket ettikleri halde, sosyal münasebetlerde aklı-selime ve şer’i şerife aykırı emirlere, körü körüne tabi olmaları çok yanlıştır. Bunun vebali de büyüktür. Halbuki; Hz.Peygamberimiz “Hâlika isyan konusunda, hiçbir mahluka itaat yoktur.” Buyurmuştur.

    Tefekkür etmek, aklımızı, beynimizi ve muhakeme gücümüzü kullanmak hususunda ayet ve hadisler o kadar çoktur ki, yazımızın çerçevesine sığdırmak imkânsızdır. Sayısız İslam mütefekkirleri, müçtehitler, mezhep imamları ve tüm üstadlarımız akıllarını torbaya koymayıp, ilim-irfan ve irşat yolunda gece gündüz çalışmışlardır.

    Hz.Peygamberimiz (s.a.v.) Ebu Hüreyre’ye “Bir saat tefekkür edip düşünmek bir sene ibadetten daha hayırlıdır.” buyurmuştu. İbn-i Abbas’a ise “Bir saat tefekkür edip düşünmek yedi sene ibadetten daha hayırlıdır.” Hz.Ebu Bekir’e de “Bir saat tefekkür yetmiş sene ibadetten daha hayırlıdır.” Buyururken tefekkür konularının farklarını vurgulamıştır.

    İnsan kimseden dini telkin almamış olsa bile, sırf kendi aklıyla kâinata bakarak, yüce Allah’ın varlığını ve kudretini idrak edebilir.

    Varlığın bilmeye ne hacet kürre-i âlem ile.

    Yeter ispatına halk ettiğin bir zerre bile.

    Allah’ın zatı üzerinde düşünmek ve onu aklımızın çerçevesine sığdırmaya çalışmak doğru değildir. Hz.Peygamberimiz bu konuyu tartışan eshabına hitaben, “Allah’ın yarattıkları üzerinde düşünün, Fakat zatı hakkında sakın düşünmeyin. İdrakiniz yetmez.” Buyurmuştur.

    İDRÂKİ MEÂLİ BU AKLA GEREKMEZ.

    ZİRA BU TERAZİ BU KADAR SIKLETİ ÇEKMEZ.

    Uzay çok büyük olmasına rağmen sınırsız değildir. Galaksimiz, güneş sistemi, dünyamız, ay, yıldızlar ve binlerce gezegen göklerin ve yerlerin hepsi Allah tarafından yaratılmış olup, belirli eksenleri üzerinde hareket halindedirler. Hepsi de Allah’a hamd ederek tesbih ederler. Fakat biz onların tesbihat dilini anlayamayız.

    Evrendeki bütün varlıkların evveli ve âhiri vardır. Ezelî ve ebedî olan sadece Hz.Allah’tır. Yaratılmış her şey günü vakti saati gelince helak olacaktır.

    Bizi yoktan var ederek insan olarak yaratan, hayat veren, sayısız nimetlerle donatan ve en önemlisi İslam ile şereflendiren Hz.Allah’ı tefekkür edip, teşekkür etmeliyiz. Onun verdiği nimetlerin çeşitlerini saymak isteseniz, ömrünüz boyunca sayamazsınız.

    Var oluş konusunda patlama teorilerine bakmayın. Olmayan bir şey nasıl patlar? Olan bir şey nasıl yaratılmamış olur? Varlıklar âlemini milimetrik bir denge içinde yaratıp yöneten ilâhi kudreti görmemek için akılsız olmak lazım.

    Bu hayat nizamının fani olduğunu ve bir gün sonu geleceğini de kabul etmeliyiz. Yani âhiret vardır. Bir ömür boyu beyin hafızamıza kaydedilen bilgiler, belgeler (amel defterleri) önümüze konulacaktır. İşlediğimiz iyi veya kötü her şeyi apaçık göreceğiz. Ağzımız inkâr edemeyip mühürlenecek, ellerimiz konuşacak, ayaklarımız şahitlik yapacaktır.

    Şimdiden hayatımızın muhasebesini iyi yaparak: kibir, riya, haset, cimrilik, aşırı hırs ve şehvet ve benzeri mânevî hastalıklardan arınmak üzere, tevbe etmeli, tam bir ihlas ve sadâkatle ibadetlere devam etmelidir.

    Akıllı insan, doğum ve ölüm denilen iki karanlığın arasındaki kısacık hayatın zevklerine tapmadan, yaratıcısını idrak ederek ebedi hayata hazırlanan kişidir. HÜDAYA EMANET OLUNUZ.

  • Tefecilik operasyonunda 20 kişi tutuklandı

    Tefecilik operasyonunda 20 kişi tutuklandı

    Ankara’nın Çubuk ilçesinde tefecilik yaptığı iddia edilen 25 kişi Jandarma tarafndan yakalanarak, işlemlerinin ardından mahkemeye çıkarıldı. Şüphelilerden 20’si tutuklandı, 5’si ise adli kontrol şartıyla serbest bırakıldı.

    Ankara Cumhuriyet Başsavcılığı’nın talimatıyla, Ankara İl Jandarma ve Çubuk İlçe Jandarma Komutanlığı ekipleri tarafından ilçede çeşitli suçlardan aranan şüphelilerin yakalanmasına yönelik çalışma başlatıldı.

    “Ankara’da Tefecilik, Yağma ve Tehdit Suçlarına Yönelik Jandarmamızın Operasyonunda 25 Şüpheli Yakalandı” Şüphelilerin 2017-2025 yılları arasında hesaplarında 5 Milyar 718 Milyon TL hesap hareketi bulunduğu tespit edildi. Yaklaşık 403 Milyon TL’lik mal varlığına el konulan şüphelilerin 20’si tutuklandı. 5’i hakkında adli kontrol hükümleri uygulandı. Bu kişiler aracılığıyla işlenebilecek tefecilik, yağma ve tehdit gibi suçlardan vatandaşlarımızın zarar görmesini engelledik. Ankara ve Çubuk Cumhuriyet Başsavcılıklarımız ile Jandarma KOM Daire Başkanlığımız koordinesinde; Ankara İl Jandarma Komutanlığınca yapılan çalışmalar sonucu düzenlenen operasyonlarda, yakalanan şüphelilerin; Faizle borç verdikleri vatandaşlarımızı borçlandırarak baskı altına aldıkları, Yüksek faizle verdikleri paraların teminatı olarak vatandaşlarımıza çek ve senet imzalattıkları, Ödeme yapamayan vatandaşlarımıza ait mal varlıklarını tehdit ve baskıyla aldıkları tespit edildi. Bu şahıslar hakkında Savcılıklarımızca soruşturma başlatıldı. Mali Suçları Araştırma Kurulu (MASAK) verileri sonucunda “Suçtan Kaynaklanan Mal varlığı Değerlerini Aklama” suçunu örgütlü olarak işleyen şüphelilere ait, yaklaşık 403 Milyon TL değerinde; 102 adet ev/arsa, 41 adet araç/tarım aracı ile 523 adet banka hesabına el konuldu. Operasyonlar sonucu; 45 adet, farklı şahıslar adına düzenlenmiş 80 Milyon TL değerinde çek/senet, Çok sayıda dijital materyal ve doküman ele geçirildi.

    İç İşleri Bakanı Ali Yerlikaya açıklamasında; “Hiçbir suç ve suçlunun cezasız kalmaması için tefecilere, organize suç örgütlerine yönelik mücadelemize kararlılıkla devam ediyoruz. Emeği geçenleri tebrik ediyorum” dedi.

  • Çubuk Terör Mağdurları Derneği iş insanını ziyaret etti

    Çubuk Terör Mağdurları Derneği iş insanını ziyaret etti

    Çubuk ilçesi Terör Mağdurları Derneği, Çubuk’un Yazır Mahallesinde bulunan bir fabrika sahibi İş İnsanı Fehmi Onur Urans ziyaret etti.

    Ziyaret, Dernek Başkanı Zeki Avan, şehit babası Ahmet Şahin ve Şehit kardeşi Alaaddin Şişman tarafından gerçekleştirildi.

    Ziyarette konuşan Avan:” İlçemiz iş insanı Sayın Fehmi Onur Urans beyin derneğimize yapmış olduğu maddi ve manevi desteklerden dolayı teşekkür ziyaretine gelmiş bulunuyoruz. Derneğimizin sabit bir geliri yoktur. Kermes ve hayır sahiplerinin yapmış oldukları bağışlarla faaliyetlerimizi yapmaktayız. Bu işyeri ülkemize katma değer üretip, birçok kişiye iş imkânı sağlamaktadır. Başarılarınızın artarak devamı temenni ediyoruz. Vatanı milletini seven, işini en güzel yapıp, faydalı olandır” dedi.

    İş insanı Fehmi Onur Urans’ta yapmış olduğu konuşmasında: “Şehit ailelerine ve gazilerime hizmet eden, Çubuk İlçe Terör Mağdurları Derneğinin yapmış olduğu çalışmaları yakından takip edip, takdir ediyoruz. Bizler de biraz faydalı olduysak ne mutlu bize, cennet vatanımız için canları feda eden şehitlerimize Allah’tan rahmet, ailelerine sabırlar, kahraman gazilerimize sağlıklı günler diliyorum.

    Ziyaretin sonunda, İş İnsanı Fehmi Onur Urans’a Türk Bayrağı ve teşekkür plaketi hediye edildi.

  • Cami inşaatından kablo çalan hırsızlar tutuklandı

    Cami inşaatından kablo çalan hırsızlar tutuklandı

    Ankara’nın Çubuk ilçesinde 2 hırsız cami inşaatından elektrik kabloları çaldı. Polis 2 zanlıyı yakalayarak ikisi de mahkemece tutuklandı.

    Yıldırım Beyazıt Mahallesi’nde yapımı devam eden Ömürdede Cami inşaatında görevliler elektrik kablolarının söküldüğünü fark etti. Polise ihbar edildi.

    Çubuk İlçe Emniyet Müdürlüğü ekipleri, H.G. ve T.E’yi çaldıkları kabloları aynı mahallede yaktığını belirledi. Polis, zanlıları takip ederek yakaladı.

    Gözaltına alınan şüpheliler, işlemlerinin ardından sevk edildikleri adliyede çıkarıldıkları mahkeme tarafından tutuklandı.

  • Yüzleri maskeli hırsızlık yapan iki bayan tutuklandı

    Yüzleri maskeli hırsızlık yapan iki bayan tutuklandı

    Ankara’nın Çubuk ilçesinde yüzleri maskeli iki bayanın bir evden hırsızlık yaptığı iddiasıyla yakalanarak, tutuklandı.

    Esenboğa Mahallesinde yüzleri maskeli iki bayan bir evden ruhsatlı tabanca ve çok sayıda ziynet eşyası ile çalarak kayıplara karıştı.

    Ev sahibinin ihbarı üzerine Çubuk İlçe Emniyetine bağlı sivil ekiplerinin yaptığı çalışmaların ardından bayan şahısların kimliklerini tespit etti.

    Akyurt adresinde olduğu tespit edilen Ç.U. ve C.Y.  yapılan operasyonla gözaltına alındı.

    Bayanların çok sayıda evden hırsızlık kayıtlarının olduğu öğrenildi. 2 zanlı emniyetteki işlemlerinin ardından çıkarıldığı hâkimlikçe tutuklanarak ceza evine gönderildi.