Etiket: Ankara

  • Okulların Tadilatı Yapılıyor

    Türkiye geneli eğitim öğretim döneminin yaz tatiline girmesiyle birlikte Ankara da okullarda tadilatlar da hız kazandı.

     Ankara İl Özel İdaresi, inşaat, mekanik ve elektrik tesisat alanlarında ilk etapta Ankara’da 66 okulda tadilat gerçekleştirecek. Okulların açılma gününe kadar bitirilmesi amaçlanan ihalelerin büyük kısmını orta öğretim kurumları oluşturuyor.

     Bu yılki yatırım ve hizmetler programları bütçesinde en büyük payın ayrıldığı eğitim alanında Ankara İl Özel İdaresi, kolları sıvadı. Üst yapı için toplam 102 milyon TL’lik bütçe ayıran İl Özel İdare bunun 34 milyon TL’sini eğitime ayırmıştı. Daha çok ihtiyaç görülen yerlerde okul yapımına ağırlık verecek olan Ankara İl Özel İdare, ayıca okul tadilatlarına da önemli bir pay ayırdı.

     Ankara İl Özel İdare İmar ve Bayındırlık Daire Başkanlığı tarafından 66 ortaöğretim kurumunda tadilatların yapılması için ihaleye çıkıldı. 45 takvim günü sonunda iş teslimini isteyen İl Özel İdare, okulların açılacağı tarihe kadar eksiği olan okulların inşaat, elektrik ve mekanik tesisatını tamamlayacak.

     Keçiören, Mamak, Çubuk, Sincan, Etimesgut, Yenimahalle, Akyurt, Kalecik, Çankaya, Gölbaşı, Bala, Altındağ, Beypazarı ve Güdül gibi ilçelerde büyük çoğunluğunu ortaöğretim kurumlarının yer aldığı okulların onarımı gerçekleştirilecek. İl Özel İdare yetkilileri, eğitim dönemi öncesi okulların ihtiyaçlarının tespit edildiğini ve buna göre ihaleye çıkıldığını kaydederek, ilköğretim okullarında da ihtiyacı olan okulların tadilatlarının yapılması için ihaleye çıkılacağını söyledi.

  • Çubuk Yatırım Desteği Bekliyor

    Ankara İli Yumurta Üreticileri Birliği Başkanı Nihat Çakır, ‘Çubuk bölgesinde olan işletmelere devletin yatırım desteği vermesi gerekir’ dedi.

     İtimat Tavukçuluk ve Gıda Sanayi’nin Yönetim Kurumu Başkanı da olan Çakır, yaptığı açıklamada, Ankara’daki yumurta tüketiminin yüzde 50’sinin Çubuk bölgesinde bulunan 8 işletmenin ürettiğini belirterek, 2 milyon 500 yumurta tavuğundan günlük 2 milyon yumurta üretildiğini söyledi.

    Uluslararası Esenboğa Havalimanının 10 kilometrelik çevresinde konuşlanmış olan bu çiftliklerin çevreyi kirlettiği gerekçesi ile kaldırılmasının gündeme geldiğini vurgulayan Çakır, şunları kaydetti: “Burada bulunan işletmelerin 10 yılın üzerinde bir geçmişi bulunmaktadır. Büyükbaş hayvancılıkta Organize Hayvancılık Bölgesi ilan edildi. Ancak bizde bu şekilde bir toplu üretim bölgesi olamaz. Bize de değişik bölgelerde yatırım yapabileceğimiz alanlar gösterilmesi gerekmektedir. Gerçi biz İtimat Tavukçuluk olarak yatırım yapacak bölgeyi tespit ettik. Buna göre de yatırım planımızı yaptık. Bizim kaygımız diğer 7 işletme içindir” dedi.

    Çubuk’ta bulunan bu işletmelerin başka bir bölgelere kaymalarını önlemek gerektiğinin altını çizen Çakır,’Çubuk bölgesinde yatırımı olan işletmelere devletimiz çeşitli yatırım destekleri sağlaması gerekiyor. Bu yapıldığı taktirde hem burada bulunan işletmeler başka bir bölgeye gitmez, hem de yeni yatırım yapan bu işletmeler üretim kapasitelerini de artırırlar. Bu da ilçe için istihdam demek olur. Ayrıca üretim kapasitemiz artarak yeni pazarlara açılırız’ dedi

  • Karagöl Değişime Uğrayacak

    Çubuk Belediyesi’ne Geçen Karagöl, Eski Günlerine Kavuşacak.

    Çubuk Belediye Başkanı Lokman Özden, belediyeye devredilen Karagöl’ün eski günlerine kavuşacağını belirterek, “Yapacağımız projelerle Karagöl’ü harika bir görünüme kavuşturacağız” dedi.

    Milli Parklar Genel Müdürlüğü’nden 5 yıllığına Çubuk Belediyesi’ne devredilen Karagöl’de incelemelerde bulunan Özden, bölgeye yapılacak hizmetler ile ilgili bilgi verdi. Doğanın tüm güzelliklerini barındıran ve krater göl olan Karagöl, Ankara’nın doğal bir mesire alanı olduğunu ifade eden Özden, “Şu an karla kaplı olan göl, çok bakımsız ve sıkıntılı bir konumda. Biz, burada yapacağımız projelerle bölgeyi harika bir görünüme kavuşturacağız. Lokantasıyla, cafesiyle, dinlenme yerleriyle, gezinti ve yürüyüş yollarıyla vatandaşların hizmetine sunacağız.

    Çubuk’tan 27 kilometre uzaklıkta olan Karagöl, herkesin hafızasında, hatırasında olan nostaljinin yaşanabileceği çok harika bir mesire alanı olacak. Ankara bu sezon yolların yapılmasıyla birlikte bu alana daha kolay ulaşabilecek. Burası yeşilin tonları bünyesinde barındıran bir göl. Kuş çeşitleri bakımından da örnek nadide bir alan” dedi.

    Ankara’nın doğal mesire alanı olan Karagöl’e bugüne kadar vatandaşların yolun bozuk olması ve işletmecinin tutumundan dolayı buraya gelmek istemediğini ifade eden Özden, “Şimdi ise belediyeye geçmesinden çok mutlular. Biz bu zenginliğimizi ihmal etmeyeceğiz. Biz vatandaşların özlediği eski o güzel Karagöl günlerini yeniden getireceğiz” dedi.

    Karagöl’de bu yıl ilk olarak bakım ile var olan sosyal tesislerin onarımını yaparak bu yazın vatandaşların hizmetine sunmak istediklerini kaydeden Özden, “Vatandaşlar burada yapılacak barbüküler ve mangallar ile piknik yapabilecekler. İsteyenler avcılık yapabilecek. Doğa yürüyüşü yapabilecekler. Ayrıca çocuklar için park yapılacak. Sportif faaliyetler için tesisler yapılacak. Herkese hitap edebilecek sosyal donatılar olacak. Bu sezon Ankaralıları Karagöl’e bekliyoruz” dedi.

  • Çubuk, Çankırı’ya Bağlanmalı…

    Çubuk, 1902 yılında kurulmuş ve Ankara”ya 39km. uzaklıkta; Tarihi, kültürel ve turistik değerlere sahip şirin bir ilçe..

      Yeni Ankara-Esenboğa Yolu”nun yapılmasının ardından Ankara”dan 20-30 dakikada rahat bir şekilde ulaşabilirsiniz.

     23 Temmuz 2004 tarihi itibariyle Metropol İlçe olduk. Çubuk kamuoyunun görüşleri alınmadı. Oldu-bittiye getirildi. “Ankara”da ne varsa Çubuk”ta da o olacak”tı. Ne yazıktır ki, bu görüşte vaatten öteye gitmedi. Üstüne üstlük Büyükşehir”e bağımlı hale getirildik, elimizi verdik, kolumuzu kurtaramıyoruz.  Büyükşehir hizmet getirirse alacağız, getirmezse oturup bekleyeceğiz. Başka bir seçeneğimiz yok. “Şu hizmetleri istiyoruz gibi” bir lüksümüzde yok.

     Çubuk”ta emlak vergileri ve su faturaları neredeyse Çankaya ile eşdeğer olacak. Bunlar metropol”ün kazıkları.. Hizmet yönünden Çankaya hep önde Çubuk ise hep arka sıralarda..

     Nüfus itibariyle fazla ve dengesiz göç alan, bunun sonucunda da kültür yozlaşmasına sahne olan bir ilçe Çubuk.. Metropol ilçe olduktan sonra 27 vilayetten yaklaşık 30 bin göç almışız. Bu nedenle illerimizin çoğundan fazla nüfusa sahip..

     Seçim Bölgesi olarak 2. Bölge”de bulunuyoruz. Her seçim döneminde 14 milletvekili seçiyoruz. Ama ne hikmetse kendi adaylarımızı Meclis”e gönderemiyoruz. Ülkemizde parti başkanlarının sultası (otoritesi) olduğu için ilçeden çıkan adaylar her zaman seçilemeyecek sıralarda yer almışlardır. Ankara”nın diğer ilçelerinden milletvekili çıktığı halde Çubuk”tan henüz bir milletvekili çıkartamadık.

     İlçemiz Ankara”nın hiç milletvekili çıkartamayan ilçesi unvanını hala koruyor. Bu gidişle de koruyacak gibi görünüyor.

     Milletvekilimiz olmadığı gibi bürokratımız da yok gibi, olanlarda sahipsiz, ya da Çubuk”a hiç faydası yok.

     Çubuk, her defasında iktidar partilerinin kalesi olmuştur. Ama kaleye bir taş koyan henüz çıkmamıştır. Çubuklular bir çocuk gibi elma şekeri ve horoz şekeri ile kandırılmıştır veya avutulmuştur. Zaman zaman yapılan hizmetlerde asli hizmetlerdir.

       Ankara”nın diğer ilçeleri aldıkları yatırımlarla Çubuk”u fersah fersah geçti. Bırakın diğer ilçeleri, daha dün Çubuk”un bir nahiyesi iken (1990 Mayıs”ında) ayrılarak ilçe olan  Akyurt bile bizi geçmiştir.

        Çankırı yanı başımızda ilçemize sınırı olan bir il. Kalkınmada öncelikli yöreler içinde 13. sırada.. Bu özelliği ile; Emlak Vergisi muafiyeti,  OSB”lerde yer alan işletmelerde vergi muafiyeti, SGK prim muafiyeti, Katma Değer Vergisi desteği, Enerji Desteği gibi teşvik ve muafiyetleri var.  

                Çankırı”nın, Kalkınma da Öncelikli Yöre kapsamında olması nedeniyle burada görev yapan kamu görevlileri diğer yörelere nazaran daha fazla maaş ve ücret alıyorlar. Çubuk ise, Metropol İlçe ve Başkent”e bağlı ama hizmetler en son Çubuk”a geliyor.

     Oysa, Çubuk İlçesi de bir çeşit mahrumiyet bölgesi.. Çubuk”un ekonomik yönden Çankırı”dan ne farkı var? İlçeye atanan kamu görevlilerinin çoğu burada kalmak istemiyor. Bu nedenle Çubuk”un da sosyal yapısı itibariyle kalkınmada öncelikli yöre olması gerekir.    

           Çubuk artık “Oy Deposu” ve “Sahipsiz” olmaktan kurtulmalı…

     Çubuk Garnizon Komutanlığı Haziran-2005″ de Çankırı”ya taşınmak zorunda kalmıştır. Ne seçtiğimiz milletvekilleri ve ne de siyasilerimiz Çubuk Alayı”nın ilçede kalması için hiçbir girişimde bulunmamışlardır ve Çankırı”ya gitmesine seyirci kalmışlardır. Nedeni ise boşaltılacak arazinin bir üniversiteye tahsis edilmesi idi. O gün bugündür, henüz bırakın üniversiteyi,  fakülteler bile gelmemiştir. Koskoca arazide sadece iki yüksek okul cirit atmaktadır.

              Alay”ın taşınması ile ilçede kutlanan milli bayramların bile tadı kalmamıştır. Beklendiği gibi bırakın üniversiteyi, fakülteler bile gelmemiştir. Çubuklular bir kez daha kandırılmışlardır. Hayal kırıklığına uğramışlardır.

     Çubuk Alayı”nın Çankırı”ya gitmesi ile Çubuk ekonomisi büyük bir yara almış, büyük bir pazarını kaybetmiştir.

     Seçtiğimiz milletvekillerinden hizmet alamıyoruz. Bunlar yöremizden seçiliyorlar ama doğup büyüdükleri yörelere hizmet veriyorlar. Çubuk”u basamak olarak kullanıyorlar. Onlar kendi hemşerilerini Meclis”teki odalarında ağırlıyorlar, onların işlerini koşturuyorlar. Bizi ise saatlerce kapılarında bekletiyorlar. Bunlardan bazıları seçimden seçime Çubuk”a geliyorlar. Gelenlerin de bir faydası yok. Adet yerini bulsun diye geliyorlar. Her yıl düzenlediğimiz uluslararası Festival”e bile tenezzül edip gelmiyorlar. Çünkü, Çubukluların oylarını “çantada keklik” olarak görüyorlar. Çubuk”un sorunları onları hiç mi hiç ilgilendirmiyor. Kısacası Çubuk ve Çubuklunun derdine derman olmuyorlar. Bu nedenle de Çubuk, Ankara”nın en geri kalmış ilçesi..

     Çubuk ve Çubuklunun sorunlarına çözüm bulacak ve koşturacak ve bunun için de taşın altına elini koyacak bir milletvekiline ihtiyacı var. Bu da ancak kendi içinden olur. Ama böyle bir fırsat henüz yakalanamamıştır.

              Bu nedenledir ki; İlçede sorunlar dağ gibi birikmiş durumda..Neye ve nereye el atsanız her şey pamuk ipliği gibi elinize geliyor. Şuradan başlayayım da çözeyim diyebileceğiniz bir sorun yok. Çünkü, her şey başlı başına bir sorun.

       Yaşadığımız bütün olumsuzlukların asıl sebebi ilçemizi temsil edecek bir milletvekilimizin olmamasıdır. Çubuk”tan bir milletvekili seçtirebilmemizin tek bir yolu kalıyor. O da,  ya il olmak ya da daha pratik ve mantıklı bir çözüm olarak Çankırı”ya bağlanmaktır.

     Çankırı”nın ise 3 milletvekili var. Bunlar Çankırı ve Çankırılının gözü ve kulağı olmuş, derdine derman olmuş kısacası her şeyine koşturuyorlar.

     Çubuk Alayı, Çankırı”ya gitti ise, Çubuk İlçesi de pekala Çankırı”ya bağlanabilir.

      Çankırı”ya bağlanırsak, Çankırı”nın milletvekili sayısı 4 veya 5″e çıkar.  Bizim de bir milletvekilimiz olur.

     Yıllarca Ankara”ya bağlı oldukta ne oldu? Hep horlandık, itildik, kakıldık. Tabiri caizse “üvey evlat” muamelesi gördük. Çankırı”ya bağlanırsak yıllar sonra da bizim de bir milletvekilimiz olur, bürokratlarımız olur. Bir takım vergilerden muaf oluruz, destek ve teşvik alırız. Ayrıca Metropol”ün olumsuz sonuçlarından da kurtuluruz. Çubuklular, Çankırı”ya bağlanalım… Ne dersiniz?

  • Çubuk’ta Sahte Para Operasyonu

    Ankara’nın Çubuk ve Akyurt ilçelerinde 9 adet sahte 100 TL’lik banknot ele geçirildi.

    Edinilen bilgiye göre, Çubuk ve Akyurt ilçelerinde piyasaya sahte banknot sürüldüğü bilgisini alan Çubuk Emniyet Müdürlüğü ekipleri, sahte paraları piyasaya sürdükleri iddia edilen Engin D. (27), Yılmaz A.(52) ve Hacı Ahmet C. (56)’yi gözaltına aldı.

             Bu kişilerin üzerlerinde ve evlerinde yapılan aramalarda, toplam 9 adet sahte 100 TL’lik aynı seri numaralı banknot bulundu. Ayrıca Hacı Ahmet C.’nin evinde birde ruhsatsız silah ele geçirildi.

                Polisin olay ile ilgili soruşturması devam ediyor.

  • Çubuk ta Elektrikler Kesilecek

    Yıllık periyodik işletme, hat bakım, onarım çalışmaları nedeniyle ve Ankara’nın bazı yerlerinde 8 Ocak Cuma günü elektrik kesintisi uygulanacak.

    Çubuk’a bağlı Yukarı Çavundur Beldesi, Hacılar, Çit, Sele, Avdullah, Avcıova,Okcular, Sarıkoz, Mahmutoğlan, Yazlıca, Saraycık, Karaağaç, Sülüklü, Durhasan, Kuruçay, Kışlacık, Yukarı Kışlacık, Çatköy, Çatokçular, Yeşilkent, Nusratlar, Kızılek, Yaylak, Kızılören, Dereköy, Kuzuören, Yıldırım Evci, Karaçam, Yıldırım El Ören Yaylası, Yıldırım Aydoğan Yaylası, Ulu Ağaç Yaylası, Yıldırım El Ören, Yıldırım Aydoğan, Ulu Ağaç köyleriyle Karagöl Sosyal Tesislerine 14.00-17.00 saatleri arasında elektrik verilmeyecek.

  • Çubuk PTT ye Taze Kan

    Ankara PTT BANKARA – Çubuk ilçesi PTT Şubesine yaklaşık bir yıl aradan sonra yeni müdür atandı.
    Çubuk PTT Şubesine yaklaşık bir yıl süre ile Burhan Garipgil vekâlet ederken geçtiğimiz hafta Yeter Çakmak, yeni müdür olarak atanarak göreve başladı.
    Ankara PTT Baş Müdürlüğü Posta İşletme Hizmetleri Müdürlüğünde Şef olarak görev yaparken girdiği müdürlük sınavını kazanmak sureti ile Çubuk’a atamasının yapıldığını belirten Çakmak, 1966 doğumlu olup bekar olduğunu ifade etti. Hacettepe Üniversitesi Ev Ekonomisi bölümü mezunu olan Yeter Çakmak, 23 kişilik personelle, Çubuk halkına müşteri odaklı, iyi, kaliteli ve zamanında hizmet vermeyi amaçladıklarını kaydetti. Çakmak, PTT’nin kargo hizmetlerini Çubuk’ta iki katına çıkarmak istediklerini de sözlerine ekledi.
    aş Müdürlüğü Posta İşletme Hizmetleri Müdürlüğünde Şef olarak görev yaparken girdiği müdürlük sınavını kazanmak sureti ile Çubuk’a atamasının yapıldığını belirten Çakmak, 1966 doğumlu olup bekar olduğunu ifade etti. Hacettepe Üniversitesi Ev Ekonomisi bölümü mezunu olan Yeter Çakmak, 23 kişilik personelle, Çubuk halkına müşteri odaklı, iyi, kaliteli ve zamanında hizmet vermeyi amaçladıklarını kaydetti. Çakmak, PTT’nin kargo hizmetlerini Çubuk’ta iki katına çıkarmak istediklerini de sözlerine ekledi.

  • Karagöl’e Çubuk Talip

    ANKARA-Çubuk belediye başkanı Lokman Özden, ilçelerinde bulunan Karagöl’ün korunması, bakılması ve işletilmesine talip olduklarını bildirdi.

            Çubuk Belediye Başkanı Lokman Özden, yaptığı açıklamada, Milli Parklar Genel Müdürü Prof. Dr. M. Kemal Yalınkılıç ile Karagöl mesire alanıyla ilgili görüştüklerini söyledi.

            Başkan Özden, doğal güzelliğiyle ilgi odağı olan, Çubuk ile Kızılcahamam arasında Yıldırım Dağı’nın eteğindeki turizm ve mesire alanı Karagöl’ün daha önceki işletmeciler tarafından gerekli bakım ve temizliğinin yapılmadığı gerekçesiyle vatandaşların şikâyette bulunduğunu ifade etti.

             Özden, şunları kaydetti: ”Çubuk Belediyesi olarak ilçenin doğal güzelliklerini korumak ve turizme kazandırmak istiyoruz. Bu nedenle de bu bölgeye talibiz. İlçemiz, başkentin en önemli doğal güzelliklerine ve mesire alanlarına sahiptir. Bu güzelliklerimizi turizme kazandırmak istiyoruz. İlçemizin doğal güzelliklerinden Karagöl bugüne kadar yeterince değerlendirilmemiştir. Değerlendirilmediği gibi bakım ve temizliği de istenilen düzeyde olmamıştır. Bu güzelliği hem korumak hem de ilçe ekonomisine kazandırmak düşüncesindeyiz. Milli Parklar Genel Müdürü Sayın Prof. Dr. M. Kemal Yalınkılıç ile görüşerek, Karagöl’ü işletmek istediğimizi belirttik. Kendileri de bu talebimizi olumlu buldu. Bu konudaki gerekli yazışmalarımızı da yaptık.”

             Belediye Başkanı Özden, Karagöl’ün belediye tarafından işletildiğinde hem daha iyi korunacağını hem de daha iyi tanıtılacağını sözlerine ekledi.

  • Büyükşehir Başkan Adaylarına Öneri

    Çubuk Platformu Başkanı Ahmet Yalçın tarafından Büyükşehir belediye başkan adaylarına öneri sundu.

    Çubuk’ta bir düşünce kuruluşu olan Çubuk Platformu Başkanı Ahmet Yalçın, Ankara’nın ulaşım, çarpık yapılaşması, gece kondu gibi temel problemleri ilgili hazırladığı çözüm önerilerini Büyükşehir belediye başkan adaylarının dikkatine sunarak kullanmalarını istedi.

    Büyükşehirlerde yaşanan sosyal, ekonomik düzensiz yapılaşma, göç, gecekondu, çevre, trafik ve asayiş sıkıntılarının temelinde iskana açılan yeni alanların şehre birleştirilerek eklenmesi olduğunu vurgulayan Yalçın, bu uygulamadan vazgeçilmesi gerektiğini belirterek, şehirde “Koruma Bandı” oluşturulması gerektiğinin altını çizdi.

    “ÇEVRE İLÇELER UYDU KENT OLARAK PLANLANMALIDIR’’

    Ankara’da da iş işten geçmeden, sıkıntılar büyümeden koruma bandı oluşturulması gerektiğini belirten Yalçın, Ankara’yı çevreleyen otoyol çevresinin binalarla dolmadan bu maksatla değerlendirilmesi gerektiğini ifade etti. 2005 yılında Çubuk Platformu tarafından yayınlanan ve Ahmet Yalçın’ın kaleme aldığı Nasıl Bir Ankara? isimli makalede bu günlerin ve gelecek günlerde yaşanacak problemlere çözüm yolları önermiş. Ahmet yalçın o günlerde kaleme aldığı çözüm önerilerini şehri yönetmeye talip idarecilere tekrar önererek önerilerini dikkate almalarını istedi.

    Yalçın,“Nasıl bir Ankara?” Sorusunun cevabını, doğru verebilmek için; önce Ankara’yı tanımak, tanımlamak, özelliklerini dikkate almak gerektiğinin altını çizerek sözlerine şöyle devam etti:’’ Ankara, Kurtuluş Savaşında ve Türkiye Cumhuriyeti Devletinin kuruluşunda çok önemli yeri ve anlamı olan tarihi bir şehir. Bu tarihi kimlik yaşamalı, yaşatılmalıdır. Ankara, devletin yönetim merkezi, başkentimiz. Diğer büyük şehirlerde makul olmasa da mazur görülen sıkıntılar, Ankara’da mazur görülemez. Dünya devletlerinin temsilciliklerinin bulunduğu bir diplomasi şehri Ankara. Ankara da huzur, asayiş, güven ve düzen hakim kılınmalı. Ankara, Üniversitelerin yoğun olduğu, bilim ve araştırma kurumlarının, Kültür Merkezlerinin bulunduğu bir şehirdir. Üniversitelerin yoğun olması sebebiyle Ankara öğrenci ve gençlik şehridir. Gençlik Türk Milletinin ve Devletinin teminatı olduğunun şuurunu hissetmelidir. Bunun için gençliğe, bu büyük sorumluluğu taşıyabilmesini sağlayacak, güven duygusu, kimlik, kişilik, bilgi ve görgü gibi vasıfları kazandıracak imkanlar sunulmalıdır. Gençlik kendi haline bırakılmamalı, ülküsü ve hedefleri olmalıdır. Bunu sağlayabilmek için de gençlerin faydalanabileceği kütüphane, tiyatro, sinema, spor merkezleri, sergi salonları, kongre salonları, fuar alanları ve öğrencilere uygun iş imkanları sunulmalıdır. Başkent olması sebebiyle kamu kurumlarının en fazla bulunduğu şehir Ankara, bir memur şehridir. Ankara aynı zamanda işçi ve memur sendikaları ve meslek kuruluşları gibi sivil toplum kuruluşlarının da merkezidir. Memurların sosyal beklentilerine uygun, kültür kurumları, eğlence merkezleri, fuar ve sergi salonları, kongre merkezleri, spor merkezleri etkili şekilde hizmet vermelidir. Her şeyden önce temiz çevre, güvenlik ve asayiş hakim olmalıdır’’ dedi

    İstanbul, İzmir, Adana ve Bursa gibi şehirlerde yaşanan ve adeta normalmiş gibi algılanan karmaşa ve sıkıntıların Ankara’da yaşanmasını isteyen Yalçın, katiyen bunlara müsaade edilmemesi gerektiğini vurguladı. Ankara’nın özel durumuna uygun bir şehirleşme ve kent hizmetleri hakim kılınması gerektiğini belirten Yalçın, daha fazla büyümeden önceden tedbir alınması gerektiğinin altını çizerek, bu manada plan, proje ve program hazırlanması ve uygulamaya konulması gerektiğini ifade etti.

    “KORUMA BANDI OLUŞTURULMALI’’

    Bunun İçin Ne Yapılmalı? Sorusunu cevaplayan Yalçın, şunları söyledi:’’ Öncelikle şehir merkezi, Ankara’yı çevreleyen otoyolun her iki tarafından belli derinlikte tamamen ağaçlandırılmak suretiyle oluşturulacak Koruma Bandı ile korumaya alınmalıdır. Koruma Bandı projenin temelini teşkil etmektedir. Şehir merkezindeki araç trafiğini azaltmak, bu sıkıntıyı kökten çözmek için özel ve kamu hastanelerinin ve üniversitelere bağlı okulların koruma bandı içinde belli aralıklarla rahat bir şekilde yerleşmesi sağlanmalıdır. Hatta çevre ilçeler de bu maksatla değerlendirilmelidir. Bu suretle, çevreden merkeze akan trafik tersine işleyecek, merkezden çevreye doğru yönelecek. Hem ulaşım rahatlayacak, hem de şehir merkezi trafik sıkıntısından kurtulmuş olacak. Yine bu suretle, şehir merkezindeki köprülü kavşaklara ve geçitlere ihtiyaç kalmayacak ve bu mecburi yatırımlardan tasarruf sağlanmış olacaktır. Şehir merkezindeki büyük ve küçük sanayi kuruluşları şehrin tamamen dışına, çevre ilçelere taşınmalıdır. Bu suretle çevre ilçelerden ve diğer illerden Ankara’ya akan göç duracak, çarpık yapılaşma ve gecekondulaşma da kendiliğinden önlenmiş olacaktır. Çevre ilçeler müstakil olarak gelişerek Uydu Kent haline gelecektir. Şehir merkezinde yeni mesken ve işyeri imar düzenlemesi yapılmamalı, yeni inşaat alanlarına izin verilmemeli. Koruma Bandı içinde bulunan hazine arazileri belediyelere devredilmeli, koruma bandına yakın alanlar, orman alanı ilan edilmeli. Bu suretle hem gecekondulaşma önlenmiş olur, hem de Ankara, ormanla çevrelenmiş olur’’şeklinde konuştu.

    Diğer büyük şehirlerde olduğu gibi Ankara’nın çevre ilçelerle birleşerek büyümesi sıkıntılara davetiye çıkartmak olduğunu vurgulayan Yalçın, bundan vazgeçilerek, tam aksine şehir çevresinde orman bölgesiyle Koruma Bandı oluşturarak hem şehri koruması sağlanmalı, hem de çevre ilçelerin müstakil olarak gelişmesine imkan verilmesi gerektiğini ifade etti.

    “MEYDANLARA ÖNEM VERİLMELİ’’

    En küçük yerleşim birimleri olan köylerde bile mutlaka bir köy meydanı olduğunu vurgulayan Yalçın, Ankara’da Ulus Meydanı, Kızılay Meydanı, Tandoğan Meydanı, Yıldırım Beyazıt Meydanı ( Bir zamanlar meydandı! ) gibi meydanların korunması gerektiğini belirtti. Yalçın,’’Bu meydanlara tecavüz eden, sonradan yapılan binalar yıkılmalı ve yeni binalara müsaade edilmemelidir. Meydanlar nüfus artışı dikkate alınarak daha da genişletilmesi gerekirken, maalesef her geçen gün yeni yapılar ile daha daraltılmaktadır’’ dedi

    Meydanlar hakkındaki çözüm önerilerini de sıralayan Yalçın, şunları söyledi:’’Son zamanlarda Kızılay Meydanı’na tecavüz eden, eski Kızılay binasının yerine yapılan ve Kızılay Meydanına bitişik park alanını yok eden ucube bina gibi binalar bir şekilde mutlaka yıkılarak Kızılay Meydanı gerçekten meydan haline dönüştürülmelidir. Ulus Meydanı da tarihi kimliğine kavuşturulmalıdır. Ulus Meydanı’nı parçalayan Yüzüncü Yıl Çarşısı ve Ulus Çarşısı yıkılmalıdır. Ulustaki heykel rahat bir nefes almalı, Ulus’taki tarihi binalar birbirini görmeli, meydan, meydan olmalı ve bu meydandan geçenler kendine dönmeli. Maalesef bugün Yıldırım Beyazıt Meydanı diye bir meydan kalmadı. Plansızlığın, sorumsuzluğun sonucu bu meydan yok edildi. Trafiği rahatlatmak amacıyla yapılan köprülü kavşak, Yıldırım Beyazıt Meydanı’nı ortadan kaldırdı. Ne kadar köprülü kavşak yapılırsa yapılsın, mevcut anlayış ve yapı devam ettiği sürece trafiğin rahatlaması mümkün olmayacaktır. Bu köprülü kavşaklar sebebiyle, Yıldırım Beyazıt Meydanı gibi, şehir yerleşim alanlarının vazgeçilmez unsurları ve estetiği kalmayacaktır. Çok fazla köprülü kavşaklara ihtiyaç duymadan, trafiği rahatlatmanın ve ulaşımı kolaylaştırmanın köklü ve masrafsız yolu, tezimizde ifade etmeye çalıştığımız Koruma Bandı sayesinde çevreden merkeze akan trafiği, merkezden çevreye çevirmektir. Ankara’yı rahatlatacak, kimliğine uygun bir şehir haline getirecek olan bu köklü ve büyük projenin uygulanabilmesi için Ankara’yı çevreleyen otoyol kendiliğinden hazır bir alt yapı imkanı sunmaktadır. Ankara’nın yükünü bu otoyol yüklenmiş olacaktır’’ şeklinde konuştu

    Bu uygulama ile ilgili Hukuki ve mali sıkıntıların olacağını iddia eden Yalçın, projenin uygulandığında Ankara’da:’’ Trafik rahatlayacak, ulaşım kolaylaşacak. Çevre ve gürültü kirliliği ortadan kalkacak. Meydanlar – Caddeler rahatlayacak. Göç ve gecekondu önlenecek. Şehir halkı, belediye ve diğer sosyal hizmetlerden azami ölçülerde faydalanacak. Eğitim ve kültür hizmeti kalitesi artacak ve yaygınlaşacak. Göç engellenmesi sebebiyle sosyal denge korunmuş olacak. Yeşil alan ve park alanları artacak. Güvenlik ve asayiş daha kolay sağlanacak. Tarih ve turizm yapıları hak ettiği ölçüde kendini gösterecek. Sanat, kültür, spor ve sergi faaliyetleri alabildiğine kent sakinlerini doyuracak. Çevre ilçeler Uydu Kent haline gelecek ve gelişecek. Ankara asli kimliğine kavuşmuş olacak’’ dedi.

  • Denemeç; “Çubuk Ankara’nın Yüz Akı”

    Ak Parti Genel Başkan Yardımcısı Reha Denemeç, Çubuk’ta esnafları ve sivil toplum örgütlerini ziyaret ederek Ak Parti Belediye Başkan adayı Lokman Özden için destek istedi.

    Ak Parti Genel Başkan Yardımcısı Reha Denemeç, Ak Parti Belediye Başkan adayı Lokman Özden, Ak Parti İlçe Başkanı Dr. Tuncay Acehan ve Belediye Meclis Üyesi adayları, Sivil Toplum Örgütleri ve ilçede esnaf ziyaretlerinde bulundular. Çubuk Platformunda ve daha sonra katıldığı Yeşil Çubuk S.S. Esnaf ve Sanatkârlar Kredi ve Kefalet Kooperatifi Genel Kurulunda ayrı ayrı konuşma yaptı.

    Çubuk”un kendileri için çok önemli bir ilçe olduğunu belirten Denemeç, kendilerinin en sevdikleri ilçelerden birisi olduğunun altını çizdi.

    Çubuk”un Ak Parti anlamında Ankara”nın yüz akı olduğunu vurgulayan Denemeç, en çok oy aldıkları ilçelerden birinin Çubuk olduğunu, Havaalanın yanında gelişmeye çok açık bir yerleşim merkezi ve artık merkeze çok yakın bir ilçe haline geldiğini belirtti.

    İlçenin geçmiş zamanlarda ihmal edildiğini belirten Denemeç, Ak Parti dönemiyle ülkenin her yerinde olduğu gibi Çubuk”ta da önemli yatırımların yapıldığını vurguladı.

    ÇUBUK’UN HAK ETTİĞİ HİZMETİ, LOKMAN ÖZDEN VE EKİBİ GETİRECEKTİR.

    Denemeç sözlerine şöyle devam etti:””Çevre yolunun yapılması ile Çubuk ulaşım yolu ile de merkezi bir ilçe olmuştur. Çubuk”a bu dönemde değişik hizmetler yapıldı. İnşallah bu dönem bu hizmetler artarak devam edecektir. Yeni dönemde yeni arkadaşlarımız icraatlarını artırarak devem edeceklerdir. Çubuk” un hak ettiği hizmeti Lokman Özden ve ekibi getireceklerdir. Biz hükümet olarak mümkün olduğu kadarıyla hizmetlerimizi arttırmaya çalışıyoruz. Bizim gayretimiz halkın taleplerine yetişmek. Halk talep edecek bizlerde yönetici olarak elimizden geldiği kadar yapmaya çalışacağız”” dedi.

    Denemeç, Yeşil Çubuk S.S. Esnaf ve Sanatkârlar Kredi ve Kefalet Kooperatifi Genel Kurulunda kendisine sorulan soruları şu şekilde cevap verdi:”” Kriz sadece ülkemizde olmayıp tüm dünyada yaşanmaktadır. Bu konuda hükümetimiz gerekli tedbirleri almıştır”” şeklinde konuştu.

    Ak Parti Belediye Başkan adayı Lokman Özden”de Ak Parti Hükümetinin ilçede yapmış olduğu önemli icraatlar dan dan bahsederek şunları söyledi:”” İlçemize 22 trilyonluk hastane yapımı başlamış olup halen devam etmektedir. Büyük adliye sarayımız ve 7 İlköğretim okulumuz biterek hizmet girmiştir. Cumhuriyet döneminden bu yana derslik sayısı bu dönem iki kat artmıştır. İnşallah biz dönemimizde Gazi Üniversitesini dört yıllık fakülteye çevrilerek müstakil üniversite olacaktır. Ankara”daki Göksu Parkı gibi Harikalar Diyarı gibi bizimde barajın altından başlayacak merkeze kadar olan alanda dev bir rekreasyon projemiz var. Bu projeyi ilçemizin önceliklerini yaptıktan sonra inşallah hayata geçireceğiz”” dedi.

    İlçede mesire alanları konusunda ki yapacakları çalışmalar hakkında da bilgi veren Özden, Karagöl”ün öncelikle alt yapı konusunu çözeceklerini ve daha sonra girişimcilerin burasına yatırım yapmalarını teşvik edeceklerini belirtti. Melihşah”ta bulunan termal yüzme havuzunun da ilçe ekonomisine kazandırılması hakkında projelerinin olduğunu sözlerine ekledi.

    Çubuk Platformu Başkanı Ahmet Yalçın”da AK Parti Genel Başkan Yardımcısı Reha Denemeç”e ilçenin bu dönemde aldığı en önemli ve bu gün olmasa da birkaç yıl sonra meyvelerinin yeneceği yatırımlar olduğunu belirti. Yalçın, ilçeye kazandırılan en önemli yatırımların başında Üniversitenin olduğunu ve bir diğerinin de Uluslar arası Çubuk Turşu ve Kültür Festivali olduğunun altını çizdi.

  • Ankaranın kaç ilçesi var?

    Ankaranın kaç ilçesi var?

    Ankara’nın İlçeleri ve Bilgileri Hakkında:

    Ankara’nın ilçeleri; 1-Akyurt 2-Altındağ 3- Ayaş 4-Bala 5-Beypazarı 6-Çamlıdere 7-Çankaya 8-Çubuk 9-Elmadağ 10-Etimesgut 11-Evren 12-Gölbaşı 13-Güdül 14-Haymana 15- Kalecik 16-Kazan 17- Keçiören 18-Kızılcahamam 19-Mamak 20- Nallıhan 21- Polatlı 22-Pursaklar 23- Sincan 24- Şereflikoçhisar 25-Yenimahalle’dir.

    Ankara Büyükşehir İlçeler: Akyurt · Altındağ · Ayaş · Bala · Çankaya · Çubuk · Elmadağ · Etimesgut · Gölbaşı · Kalecik · Kazan · Keçiören · Mamak · Sincan · Yenimahalle

    Müstakil İlçeler: Beypazarı · Çamlıdere · Evren · Güdül · Haymana · Kızılcahamam · Nallıhan · Polatlı ·  Pursaklar  · Şereflikoçhisar

    Akyurt

    İlçe merkezi Çankırı, Kastamonu ve Sinop’u Ankaraya bağlayan Devlet karayolu üzerinde olup, Başkente uzaklığı 32km dir. İlçeye bağlı Balıkhisar Köyüne 1 km uzaklıkta, M.Ö. 3000 yılı ortalarından itibaren yerleşime sahne olmuş, Eski Tunç Çağına ve sonrasına ait büyük bir höyük bulunmuştur.

    Akyurt; İç Anadolu Bölgesi Ankara sınırları içerisinde geniş ve düzgün bir arazi üzerinde kurulu bir ilçedir. İlçenin kuzeyinde Çubuk İlçesi, doğusunda Kalecik batısında Pursaklar Güneybatısında Elmadağ ilçeleri bulunmaktadır.

    İlk yerleşimi Paleolitik Döneme (Yontma Taş Çağı) uzanan Ankara ve güzel ilçesi Akyurt’un iyi bilinen en eski tarihi Eki Tunç Çağı’na (M.Ö.III. Bin) kadar iner. Gerek balıkhisar köyü Höyüktepe mevkiinde bulunan höyükte, gerekse Elecik köyü sınırları içinde yer alan Kızıleşik Mevkiinde tümülüs üzerinde dolgu toprakta ele geçen çanak çömlek parçalarının tarihlendirilmesi Akyurt sınırları içinde yerleşimin M.Ö. III. bin yılından beri var olduğunu göstermektedir.

    Akyurt’ta bulunan mermer bir yılan heykeli, Roma dönemine ait olup, Anadolu Medeniyetleri Müzesi’nin ‘Çağlar Boyu Ankara’ bölümünde sergilenmektedir.

    Altındağ

    Ankara’ya 1 km. uzaklıkta, Selçuklular, Osmanlılar ve daha eski medeniyetleri kapsayan ilçede; Ankara Kalesi, Augustus Tapınağı, Julianus Sütunu, Roma Hamamı, Cumhuriyet Anıtı, Anadolu Medeniyetleri Müzesi, Devlet Resim ve Heykel Müzesi, Etnografya Müzesi, Kurtuluş Savaşı Müzesi ve Cumhuriyet Müzesi bulunmaktadır. Ayrıca Karacabey, Ahi Şerafettin, Hacı Bayram Veli Efendi, Karyağdı, Gülbaba ve İzzettin Baba Türbeleri ile Hacı Bayram, Aslanhane, Ahi Elvan, Alaaddin, Zincirli ve Kurşunlu camileri de ilçe sınırları içerisindedir.

    Ayaş

    Kent merkezine 58 km. uzaklıktaki Ayaş İlçesi kaplıcaları ile ünlüdür. Karakaya Kaplıcası ile 23 km. batısındaki Ayaş içmelerinin mineralli ve radyoaktifli suların sağlık açısından önemli bir zenginlik kaynağıdır. Karadere Bağlan, Ova Bağları, Arıklar Bağları, Kirazdibi Bağları ilçenin diğer tabiat varlıklarıdır.

    Bala

    Ankara nın güneyinde yer alan Bala ilçesi sınırlarındaki, ilçeye 35 km uzaklıktaki Beynam Ormanları Balâ ilçesinin olduğu kadar Ankara nın da önemli mesire yerlerindendir. Burası genellikle çam ormanlarıyla kaplıdır.

    Beypazarı

    Ankara’ ya 99 km. mesafede olan Beypazarı ilçesinin tarihi Hitit ve Friglere kadar uzanmaktadır. Beypazarı nın bir piskoposluk merkezi olduğu, adının önceleri Lagania, Anastasıopolıs olarak değiştirildiği tarihi eser ve haritalardan anlaşılmaktadır. Beypazarı, tarihi evleri, gümüş işçiliği ve havucu ile ünlü şirin bir ilçedir. Boğazkesen Kümbeti, Suluhan, Eski Hamam, Sultan Alaaddin Cami, Akşemseddin Cami, Kurşunlu Cami, Rüstem Paşa Hamamı, Gazi Gündüzalp Türbesi (Hırkatepe), Kara Davut Türbesi (Kuyumcutekke), Karaca Ahmet Türbesi, ilçe sınırları içerisinde olup görülmeye değer tarihi mekanlardır. İlçeye 10 km. uzaklıkta bulunan Tekke Yaylası, 44 km uzaklıktaki Karaşar beldesinde bulunan Eğriova Yaylası ve Gölü, Dereli köyü civarında peri bacalarını andıran yapılar ilçenin ilgi çekici yerleridir.

    Çamlıdere

    Ankara nın kuzeybatısında yer alan Çamlıdere ilçesinin şehir merkezinden uzaklığı 108 km. dir. İlçede Selçuklu dönemine ait Peçenek Beldesinde bir Camii bulunmaktadır. Bunun yanı sıra Bizans Dönemine ait mezar ve yerleşim yerleri kalıntılarına da rastlanılmaktadır.

    Çankaya

    Çankaya İlçesi, şehir merkezine 9 km. uzaklıktadır. Ankara nın önemli ilçelerinden olan Çankaya İlçesi, ili merkezine yakın pek çok semti içine alır. Atatürk Orman Çiftliği, Eymir Gölü, Elmadağ Kayak Tesisleri, Ahlatlıbel Spor ve Eğlence Merkezi ilçe sınırlarındadır. Anıtkabir, Atatürk Müzesi, Atatürk Anıtı (Zafer Anıtı-Sıhhiye), MTA Genel Müdürlüğü Tabiat Tarihi Müzesi, Güvenlik Anıtı, Etnografya Atatürk Anıtı, Doğa Tarihi Müzesi, ODTÜ Arkeoloji Müzesi, Devlet Resim ve Heykel Sergi Salonu, Anıt Park, Botanik Bahçesi, Abdi İpekçi Parkı, Güven Park, Kurtuluş Parkı, Kuğulu Park, Milli Egemenlik Parkı, Ahmet Arif Parkı, 100. Yıl Kapalı Yüzme Havuzu, Belediye Buz Paten Sahası gibi spor alanları, Oyuncak Müzesi (Cebeci-Ankara Üniversitesi Eğitim Fakültesi), Hitit Anıtı, Atakule, TBMM ilçenin başlıca turistik yerlerindendir.

    Çubuk

    Çubuk, Ankara şehir merkezine 39 km uzaklıktadır. Aktepe de bulunan bir kale harabesi ve Karadana Köyünde Oyulu Kaya Mezarı Hitit kalıntılarıdır. Çubuk II. Barajı drenaj alanında bulunan ormanlık ile Karagöl mevkiinde bulunan ormanlık alanlar önemli mesire yerleridir.

    Elmadağ

    Kent merkezine 41 km. uzaklığındadır. Kökü Selçuklulara kadar uzanan halıcılık, el dokuması, kilim, heybe ve çantalar kültür zenginliklerini günümüze kadar getirmiştir.

    Etimesgut

    Etimesgut ilçesinin Ankara şehir merkezine uzaklığı 20 km. dir. Gazi Tren istasyonu ve Atatürk ün İstanbul a gidiş gelişlerinde uğurlandığı Etimesgut Tren İstasyonu tarihi yapı özellikleriyle dikkat çekicidir. Etimesgut a adını veren Ahi Mes ud, Ahi Elvan gibi Türk büyüklerinden, Ahi Elvan Hazretlerinin Türbesi Elvanköy de Elvanköy Cami avlusunda bulunmaktadır.

    Evren

    İl merkeziğne 178 km. uzaklığındadır. Çevrede rastlanan höyük ve kilise, kale kalıntıları bu yörenin İslamiyetten çok önceleri yerleşim yeri olduğunu göstermektedir. İlçe sınırları içerisinde Evren-Sarıyahşi yolu üzerinde Evren e 2 km. uzaklıkta bir höyükte bin yıla ait seramik kalıntılarına rastlanmıştır. Çatalpınar Köyünün 2 km güneybatısında bulunan Sığırcık Kalesi Geç Bizans ve Osmanlı Dönemine aittir.

    Gölbaşı

    Ankara ya 20 Km. uzaklıktaki Gölbaşı ve çevresi Ankara nın mesire, sayfiye, turizm ve sanayi bölgesi durumundadır. Mogan ve Eymir Gölleri, doğal güzelliği, temiz havası ve balık üretimi ile ilçeye turistik bir değer kazandırmaktadır. İlçe sınırlarında, İncek, Hacılar ve Tulumtaş köyleri arasındaki Karayatak Tepe Mevkiinde yer alan Tulumtaş Mağarasında görülmeye değer dikit, sarkıt ve sütunlar bulunmaktadır.

    Güdül

    Ankara’ya 90 km olan Güdül başkentin kuzey batısında yer alan bir ilçesidir.

    Güdül İlçesi, 4 belediye ve 23 köy olmak üzere toplam 27 yerleşim biriminden oluşmuştur. İlçenin yüzölçümü 419 km2 dir. Denizden yüksekliği 720 metredir. Karasal iklim tipi görülmektedir.

    İlçede Çağa beldesinde kaplıca çalışmaları, ilçe merkezindeki tarihi evler, İn-Önü mağaraları ve Sorgun göleti ve yaylası ile bir turizm potansiyeli bulunmaktadır. İn-Önü mevkiindeki mağaralar 1988 yılı içerisinde Kültür ve Turizm Bakanlığı’nca sit alanı olarak kabul edilmiştir.

    Yapılan araştırma ve incelemelerde Güdül çevresinde tarih öncesi çağlardan beri yerleşildiği anlaşılmıştır. İlçe yakınından geçen Kirmir Çayı boyunca kayalara oyulmuş mağaraların Etiler’e (M.Ö. 2000) ait olduğu sanılmaktadır. Daha sonra Frigler (M.Ö. 8. yy) bu yörede hakimiyet sürmüşlerdir.

    İlçe, merkez hariç olmak üzere ilçe merkezine bağlı; 3 belde ve 23 köyden oluşmaktadır.

    Haymana

    Kent merkezine uzaklığı 73 km. olan Haymana kaplıcalarıyla dünyaca ünlüdür. Kaplıcaların tarihi Hititlere kadar uzanmaktadır. Hititlerden sonra Romalılar devrinde kaplıca tesisleri yeniden onarılmış, ayrıca kaplıcanın 1-1.5 km doğusunda halen harabeleri bulunan bir şehir kurularak, bu bölge bir su tedavi merkezi haline getirilmiştir.

    Kalecik

    Kent merkezine 71 km. uzaklıktaki Kalecik ve civarının ilk defa M.Ö. 3500-4000 yıllarında erken Kalkolitik Devirde iskan edilmiş olduğu tahmin edilmektedir. Hasbey, Saray, Tabakhane Camileri, Kazancıbaba, Alişoğlu Türbesi ile Kızılırmak üzerindeki Develioğlu Köprüsü ve Kalecik Kalesi belli başlı tarihi eserleridir.

    Kazan

    Kazan ın şehir merkezinden uzaklığı 45 km. dir. İlçenin kuruluş tarihi kesin olarak bilinmemektedir. Yapılan kazılar sonucu çıkan birçok tarihi eser, çok değişik medeniyetler zamanında ilçe ve köylerinde yerleşim olduğunu göstermektedir.

    Keçiören

    Keçiören ilçesinin Ankara şehir merkezine uzaklığı 3 km. dir. Ankara nın Merkez ilçelerinden biridir. Mustafa Kemal in Kurtuluş Savaşına hazırlandığı ve karargah olarak kullandığı Ankara Eski Tarım Okulu bugün müze olarak Keçiören sınırları içerisindedir.

    Kızılcahamam

    İl merkezine 83 km. uzaklıkta bulunan Kızılcahamam Ankara nın en yoğun orman örtüsüne sahip olan yerleşim yeridir. Maden suyu bakımından oldukça zengin olan Kızılcahamam a 16 km uzaklıktaki Şey Hamamı Kaplıcası ülkenin önemli kaplıcaları arasındadır.

    Mamak

    Mamak ilçesinin şehir merkezine uzaklıgı 7 km. dir. İlçede kültür hizmetlerini yerine getirmek için şimdiki Belediye Başkanlık Binasının yer aldığı Konservatuar Binası bulunmaktadır. Ayrıca 75. Yıl Cumhuriyet Anfi Tiyatrosu, kültürel faaliyet varlıklarından sayılabilir.Tabiat varlıkları olarak Hatip Çayı, Bayındır Barajı ve önemli 4 mesire yerlerindendir.

    Nallıhan

    Nallıhan ın şehir merkezine uzaklığı 161 km. dir.İlçe merkezi 1599 da Vezir Nasuhpaşa nın burada bir han yaptırmasıyla teşekkül etmiş, adını bu Han dan almıştır. Halen çatısı yıkık olan Han ile birlikte cami ve hamam da yapılmıştır. İlçede, Uluhan (Köstebek) Köyünde 17. Yüzyılda inşa edilmiş olan Uluhan Cami de diğer önemli bir eserdir.

    Polatlı

    Polatlı ilçesinin şehir merkezine uzaklığı 78 km. dir. Bugünkü Polatlı nın 20 m. kuzeybatısına düşen Yassıhöyük Köyü ve çevresi bölgede gerçek bir tarih başlangıcı sayılabilir. Bu çevrede 86 adet tümülüs ve kral mezarları ve kalıntıları ilçe merkezinde de tümülüs ve şehir kalıntıları bulunmaktadır.

    Pursaklar

    Şehir merkezine uzaklığı 10 km. olan Pursaklar, Ankara Çubuk arasında yer alan köylerin en eskilerinden biridir. Pursaklar isminin geçtiği en eski tarihi vesika, 1530 yılında Osmanlı Devleti tarafından hazırlatılan tapu tahrrir defterinde “Busaklar” olarak yer almaktadır.

    Pursaklar’ın 20. yüzyılın başlarında 30-40 haneli bir köy olduğu Balkan Savaşı, 1. Dünya Savaşı ve İstiklal Savaşına 44 asker gönderdiği bunlardan sadece 4 tanesinin sağ döndüğü yaşayan büyüklerimiz tarafından anlatılmaktadır.

    1970 yılı başından itibaren Pursaklar’ın çevre İl ve İlçelerden gelen vatandaşlarla nüfusu hızla artmış, 1987 yılında Belediye teşkilatına kavuşarak Belde sıfatını almıştır.

    Ankara’nın kuzeyine düşen ve 2008 yılında ilçe olan Pursaklar, gerek yerleşimi gerek görüntü itibariyle Ankara da önemli bir yer edinmiştir.

    Sincan

    Şehir merkezine uzaklığı 27 dir. Cumhuriyetin ilk yıllarında 28 hane ve mescitten oluşan bir köy iken Atatürk’ ün önerileri ile yurtdışından gelen Soydaşlarımızın buraya yerleştirilmeleri ile tipik bir göçmen köyü görünümünü almıştır. 1956 yılında bucak merkezi haline getirilmiş, aynı yıl merkezde belediye teşkilatı kurulmuştur.

    Ankara Sanayi ve Ticaret Odası tarafından kurulmuş olan Organize Sanayi Bölgesi Sincan’ da bulunmaktadır.

    Sincan, İpek Yoluna yakın oluşundan ötürü tarihi çağlarda önem kazanmış, Asya’da da aynı ismi taşıyan bazı yerleşim alanları bulunmaktadır. Etimolojik olarak bakıldığında da Sincan Şen, Canlı İnsanların Yurdu anlamına gelmektedir.

    Sincan, İstanbul-Ankara tren yolu ile Ankara-Beypazarı-Ayaş Devlet karayolu üzerinde olması nedeniyle kısa zamanda hızlı bir şekilde gelişmiş, 1956 yılında Yenimahalle İlçesine bağlı Bucak Merkezi haline dönüştürülmüş ve 1983 yılında da ilçe konumuna getirilmiştir.

    Şereflikoçhisar

    Şehir merkezine 148 km. uzaklıktadır. İlçede, Türkiye nin ikinci büyük gölü olan Tuz Gölü bulunmaktadır. Kuzeyinde bulunan Hirfanlı Baraj Gölünde balıkçılık yapılmaktadır. Tuz Gölü, Kurşunlu Camii, Koçhisar Kalesi ve Parlasan Kalesi, ilçenin tarihi ve turistik zenginliklerini oluşturur.

    Yenimahalle

    Yenimahalle nin şehir merkezine uzaklığı 5 km. dir. Kent Merkezinde yeralan Yenimahalle nin tarihini vurgulayan eserler arasında Selçuklu Hükümdarı Alaaddin Keykubat tarafından 1222 yılında eski Bağdat Ticaret yolunun geçtiği Ankara Çayı üzerinde yaptırılan Akköprü sayılabilir. Tarihi özelliğini hala korumakta olan Köprü, 4 büyük, 3 küçük olmak üzere 7 kemerden oluşmuştur.

     

    www.cubuk.biz

  • Gökmen; Çubuk İçin İddialıyız!

    Bir önceki dönemde Çubuk’a iyi derecede hizmet ettiklerini dile getiren MHP Çubuk Belediye Başkan Adayı Mustafa Gökmen; “1999 – 2004 yılında Çubuk belediye başkanı olarak başarılı bir belediye yönetimi ile hizmet ettim. 2004 yılında seçimi kayıp ettik. Oyumuzu yaklaşık % 85 artırarak seçimi kayıp ettik. Biz başarısız bir başkanlığı değildik. Seçimden sonra da MHP’ye yine hizmette bulundum. 29 Mart 2009 yılında yapılacak mahalli idareler yerel seçimlerde tekrar belediye başkanı adayı olarak yola çıktık. 2004 yılı seçiminden sonra aday olmayacağım demiştim. Yaklaşık bir ay önceye kadar aday değilim diye söyledim. Fakat bizi seven insanlar “Başkanım illa aday olacaksın demeleri, ilin ve Milliyetçi Hareket Parti teşkilatının ve genel merkezinde baskıları ile tekrar yola çıktık. Kendi sevenlerimizi ve bizi destekleyen insanlarımızı bırakmamak için aday oldum. İlçe de kaybedilen bir 5 sene var. AKP hükümeti, başbakan Çubuk başkan adayına kefil olmuştu. Melih bey “üçlü olalım güçlü olalım” dedi ve milletin oylarını aldılar. İlçe halkından yaklaşık % 60 – %70 oy aydılar. Ama güçlü olamadılar. İlçe halkı iyi niyetli olarak ilçemize hizmet gelsin diye bunlara destek verdi. Fakat 5 sene zarfında Çubuk kaybetti. Yapılan hiçbir hizmet yok. Bunlar bekleyeni veremeyince bize bir özlem oldu. Bunlar olduktan sonra kendimi aday olmak için mecbur hissederek iyi niyetli olarak halkımızı kucaklayarak, onlara hizmet için tekrar talip olduk. Ama takdir vatandaşındır. Biz bir dönem kazanmayı da, kayıp etmeyi de yaşadık. Hakkımızda hayırlısı ne ise o olsun diyoruz” dedi.

    Şuan ki belediyenin durumunun içler acısı olduğuna dikkat çeken Gökmen şöyle devam etti. “Tüm kadrosunu yitirmiş Ekip yok işi bilen kişiler kimi içerde, kimisi emekli oldu. Belediyenin gelirlerinin çoğu gitti. Bu gelirler belediye personelinin maaşını ödeyemeyecek durumda. Bizler bunların üstesinden geleceğimizi inandığımız için belediyeye talibiz. Projelerimizi ilerleyen zaman da bütün halkımıza duyuracağız. Biz her zaman kendi dönemimizde halkımızın içindeydik. Halkımızın iyi ve kötü günlerinde hep yanlarında olduk. Aradıklarında halkımız bize 24 saat ulaşabiliyordu. Üçlü koalisyonda biz MHP’nin bir belediye başkanıydık. Belediyenin 1 metre yerini satmadan, iller bankasından beş kuruş almadan 5 senemi tamamladım. Belediye adına yapılmış hiçbir hizmeti göremiyorum. Bunu vatandaşlarda aynı şekilde söylüyorlar. Bu yüzden halk bizden yana teveccüh gösterdi. İnşallah bu dönemde 5 senenin verdiği tecrübe ile ilçemize daha fazla hizmet edeceğimizi düşündüğümüz için talip olduk. Bu işin zor ve veballi olduğunu biliyoruz. Yetimin hakkını önceki dönemde olduğu gibi bu dönemde de savunacağımıza ve koruyacağımıza şimdiden söz veriyoruz. Ben buradan bütün başkan adaylarımıza başarılar diliyorum. Bu bir demokratik bir yarıştır. Bu işte iki sonuçlu bir netice çıkacaktır. İkisine hazırlıklı olunması gerektiğini düşünüyorum. Adaylığımı açıkladım. Esnaf, vatandaş ve dernek ziyaretlerine gidiyoruz. Elimizden geldiği kadarı ile herkese ulaşmaya çalışıyoruz. Seçim büromuzda vatandaşlarımız ile sohbet ediyor onları ağırlıyoruz. İstişarelerimiz devam ediyor. Vatandaşla her zaman içindeydik devamlı da içindeyiz. Vatandaşlarımızın kararına sonuna kadar saygılıyız. Bizim denenmişliğimiz var. Biz halkımızın içinde olan insanlardık. Biz ilçemizi iyi yönleri ile göstereceğiz. Bu iş için iddialıyız. Biz yönetilen başkan değil, yöneten başkan olacağız. Bir daha keşke dememek için, teveccüh halkımızdan, takdir Allah’tan diyoruz. Herkes oyuna ve vebaline sahip çıksın.